Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: İhtilaf savaş olmaktan çıkmış, ezilenlerin mücadelesi haline dönmüştür
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Gazze’deki vahşetin durması, insani yardımların sağlanması için mevcut dostları, müttefikleri ve uluslararası toplumla çok alanda çalıştıklarını belirterek, “İsrail ve Filistin arasındaki bir ihtilaf savaş olmaktan çıkmış, dünyada ezenlerle ezilenlerin mücadelesi haline dönmüştür.” dedi.
Fidan, Yeni Zelanda Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Winston Peters ile Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliğindeki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Filistin’in devlet olarak tanınması konusunda Türkiye ve ortakları arasında yoğun işbirliği olduğunu vurgulayan Fidan, hafta sonu Riyad’a yapacağı ziyarette de İslam İşbirliği Teşkilatı, Arap Ligi tarafından oluşturulan temas grubunun diğer üyeleriyle bir araya geleceklerini aktardı.
Başka ülkelerle de bir araya gelip Filistin devletinin tanıması konusunda neler yapılabileceği üzerine çalışmalarına devam edeceklerini belirten Fidan, “Eğer biz, Filistin devleti başta olmak üzere önemli siyasal adımlar atmada uluslararası toplumu harekete geçirmede başarısız olursak, bu yaşadığımız üçüncü Gazze savaşı ki en vahşi olanı… Ne son olacak. Dolayısıyla bizim kalıcı bir çözüm getirmek için var gücümüzle çalışmamız gerekiyor.” ifadesini kullandı.
Gazze’deki mevcut vahşetin durması, insani yardımların sağlanması için de mevcut dostlarla müttefiklerle uluslararası toplumla çok alanda çalıştıklarının altını çizen Fidan, şunları kaydetti:
“Birleşmiş Milletlerde (BM) arkadaşlarımız gece gündüz çalışıyorlar. Cenevre’de çalışıyorlar. İslam İşbirliği Teşkilatında siyasi açıdan, insani açıdan inanılmaz bir mesai ve çaba var ve sizin de gördüğünüz gibi dünya başkentleri de ayağa kalkmış durumda. Bir önceki basın toplantısı vesilesiyle söylediğim gibi artık İsrail’in Gazze’yi işgali ve oradaki insanları öldürmesi, şehit etmesi, 35 bin masumun kanına girmesi meselesi ve işgale karşı olan direniş, artık İsrail ve Filistin arasındaki bir ihtilaf savaş olmaktan çıkmış, dünyada ezenlerle ezilenlerin mücadelesi haline dönmüştür. Uluslararası sistemin kurucularıyla uluslararası sistem tarafından ezilen ve dışlanan aktörler arasındaki mücadeleye evrilmiştir.”
(Sürecek)